Kadınlar...
Annemin Aynası *
M. Demirel Babacanoğlu
Dünya, kadınlar günü burcuna
girdi.
Önce kadın yaratıldı, sonra
erkek
Baylar iktidara geçince
söylenceleri değiştirdiler!
Önce, kendilerinin
yaratıldıklarını anlatan söylenceler düzenlediler. İktidarlarını
güçlendirdiler. Kadınları köle yaptılar, onu bir eşyadan, bir maldan farksız
görmediler. Pazarladılar, sattılar, erdemlerini, analığını yok saydılar. Ama artık kadınlar biliyor bunları;
kölelikten kurtulacaklar..
21. yy. kadınını, bey
buyuruyor diye çarşafın, türbanın içine sokamazsınız. Bir eşya, bir mal gibi
kullanamazsınız. Bir terazinin iki kefesinin denk durduğu gibi yaşamalı kadın
erkek. Töre diye onları öldüremezsiniz. Oyun çağındaki kızları berdel
edemezsiniz. Hiçbir kitapta, hiçbir yasada yok böyle şeyler.
Kadın her alanda, her yerde
güçlüdür. Buluşlar yapabiliyor, milletvekili olabiliyor. Öğretmen, mühendis,
doktor, yargıç, başbakan, devlet başkanı olabiliyor. Şair, romancı, öykücü
olabiliyor. Onlardan biri de Aysel Y.
Gökçelik; dergi çıkarıyor, öykü yazıyor, şiir yazıyor; kadına yönelik şiddet
panellerine katılıyor.
“Gönlüm Bir Deli Poyraz (şiir), Bana Gözlerini Susma (şiir); Ölmeyi
Öğret Bana (öykü), Kanatılmış Karanfiller (öykü)” kitapları var.
Son kitabı “Annemin Aynası”nda kadınları anlatmış.
İçinde 17 öykü var. Çocukluktan, genç kızlıktan, evlilikten kesitler veriyor.
Acılı, sancılı şeyleri anlatıyor. Burkuluyor içiniz.
“… Ölmek istediğim anlar oldu. O
gücü bulamadım kendimde. Babamı öldürmek geçti içimden, vicdanım engel oldu.
Bütün çocuklar onun baskısı ve alkol bağımlılığı yüzünden terk ettiler baba
evini. Gidişlerine dayanamamış annem. Dayaktan çürümüş bedeni. Bu ağır yükü
taşıyamamış sonunda. Evin duvarlarına kazınan çığlıkları içinin kuruyan
nehirlerinde çölleşti. …”( Raskolnikov Masumdu, s.55).
“… Sen nelere tanıksın D 400… Şalvarlı, eşofmanlı kadınlar, kimi genç
kızlığa adım atamamış çocuk kadınlar. Kimi bir erkeğin malı olarak piyasaya
sürülen kadınlar. Aç çocuğunu doyurmaya çalışacak kimi, kimi de doymayı
bilmeyen kocasını. Kimi de sevgili bellediği pezevengini susturacak. …”(Emanet,
s.31)
“… Aldanma sen bu halime. Toprak
anayım ben. Kibele soyundan. Sizlerle güzelleşir, sizlerle çoğalırım. Ne
saçımın akı kırar direncimi, ne de teklemeye başlayan şu kalbim? Unutma yarın
daha güzel olacak…” (Yıldız Kayması,
s.34)
“… Üç gün üç gece bekledim Şahan’ım. Asker kaçağı diye ihbar eden
diller tutulsun. Ölmeme izin vermediler, berdel ettiler beni, gerdek günü yedim
ilk dayağı…”(Berdel,s. 60)
Kadınlık zor!
Uyanacak kadınlar.
Zorlaştıranlar olmayacak
Aysel de öyle düşünüyor.
Öykülerini iğne oyası gibi,
halı kilim desenleri gibi dokuyor; söz ve anlamı bireştiriyor, sessizce
başkaldırıyor!
Hadi kadınlar, hadi baylar
destek verin Aysel’e.
………………………………….
Annemin Aynası, Aysel Yenidoğanay Gökçelik, Zemge
y., 2009,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder